Arama yapmak için en az 3 karakter girmelisiniz
Son yıllarda, ABD, Kanada, Avustralya, İngiltere gibi gelişmiş ülkelerde özellikle erişkinlerde Boğmaca sıklığında bir artışın dikkati çektiği bildirilmekte idi. Son birkaç yıl içinde ise Boğmaca vakalarının yaşlarının daha erkene kaydığı, hastalığın ergenlerde, okul çocuklarında ve bebeklerde daha sık görüldüğü bildirilmeye başlandı.
Pek çoğumuzun bildiği gibi Boğmaca hastalığı çok şiddetli, ardarda gelen, bazen hastayı nefessiz bırakan, morarmasına sebep olan, hatta küçük bebeklerde soluk kesilmesi ve ölümle sonuçlanabilen öksürük nöbetleri ile karakterize bir hastalıktır. Bebeklerde bu öksürük nöbetleri sonrası kusma ve sonrasında nefes alıp vermenin rahatlaması çok tipik olabilmektedir. Ülkemizde başarı ile yürütülmekte olan ‘Ulusal Bağışıklama Programı dahilin de bebek ve çocuklara rutin olarak 5 doz (2-4-6-18. Ay ve 4-6. Yaşlarda) Boğmaca aşısı uygulanmaktadır. Ancak bu aşıların koruyuculuğunun aşı sonrası 3-5. Yıllardan itibaren belirgin olarak azaldığını bilmekteyiz. Ülkemizde, rutin çocukluk çağı aşılama takviminde yer almamakla birlikte ergenlerde ve erişkinlerde yapılabilecek türde Boğmaca aşıları da (Tdap, Tdap-IPV) eczanelerde mevcuttur, ancak diğer gelişmiş ülkelere göre daha düşük sıklıkta talep edilir ve yapılır.
Ülkemizde de, gelişmiş ülkelere benzer şekilde Boğmaca vakalarında zaman zaman artışlar bildirilebilmektedir. Bunun önemli sebeplerinden biri, günümüzde PCR testlerinin daha yaygın kullanılması ve böylece klinik olarak Boğmaca’dan şüphe edilen olgulara bu testlerin yapılabildiği bir merkezde çalışıyor isek, kolaylıkla Boğmaca tanısı koyabilmemizdir. Bununla birlikte Boğamaca hastalığına sebep olan bakterinin (B.pertussis) bazı alt türlerinde genetik ve antijenik yapı bir miktar değişmiş görünmektedir. Bu alt türlerde, boğmaca hastalığı tedavisinde kullanmakta olduğumuz makrolid grubu antibiyotiklere direnç olabilmekte bu durum ise hastalığın tedavisini zorlaştırmakta, indirekt etki ile de hastanın mikrobu, toplum içinde yaymaya devam etmesine sebep olmaktadır. Yine bu alt türler, aşının etkinliğinin azalmasına sebep olabilmektedir. Bir diğer önemli faktör ise, hem felaketler ( Covid-19 pandemisi, Deprem) sebebi ile hem de aşı karşıtlığı/kararsızlığı sebebi ile aşılama programlarının aksamasıdır.
Bu hastalıktan korunmada yapabileceğimiz en önemli şeyler; öksüren çocukların okul/kreşlere iyileşene kadar gönderilmemesi, çocuklarımıza öksürük hijyenini ( öksürürken eli ile ağzını kapama, sonrasında ellerini yıkama) öğretmek ve çocukluk çağı aşılarını tam olarak yaptırmaktır. Henüz yenidoğan dönemindeki veya erken bebeklik çağındaki bebekleri korumanın en güzel yolu ise KOZA stratejisidir; yani anneyi gebeliğin son döneminde Boğamaca’ya karşı aşılamak ve bebeğe bakım verecek olan diğer kişilerin de (baba, bakıcı, aile büyükleri) yeniden bir doz aşı olmasıdır.
Sağlıklı günler dilerim.
Prof. Dr. Eda Kepenekli
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı
15.07.2015 tarihli Ticari İletişim ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelik kapsamında tarafınıza Şirketimiz ile Şirketimizin ürün ve hizmetlerini tanıtmak veya pazarlamak amacıyla ticari elektronik ileti gönderilmesi için izniniz sorulmaktadır. İletişim izin tercihleriniz doğrultusunda, kimlik ve iletişim bilgileriniz; e-posta, telefon, posta veya SMS yoluyla ürün ve hizmetlerimizle ilgili sizlerle iletişime geçilmesi, reklam, tanıtım, etkinlik ve kampanyalarımız ile fırsatlarımız hakkında tarafınıza bilgi verilmesi, mobil uygulamalar üzerinden anlık olarak bildirim (push bildirim) gönderilmesi amaçlarıyla işlenecek ve bu kapsamda söz konusu ticari elektronik ileti gönderimlerinin yapılabilmesi için hizmet aldığımız üçüncü taraflarla paylaşılacaktır. Kimlik ve iletişim bilgilerinizin yukarıdaki amaçlarla işlenmesine onay vermek için ilgili kutucuğu işaretleyebilirsiniz. Dilediğiniz zaman ticari ileti gönderimini reddetme ve vermiş olduğunuz izni geri alma hakkına sahipsiniz.